>

http://www.zeynep-sofi34  
 
  Left Hand Clean 26.04.2024 22:49 (UTC)
   
 




LEFT HAND CLEAN 

ORYANTALİZM  PENCERESİ 

SELAHATTİN MURAD AYDINCANLI

FORUM İSLAMİYET YOLUNDAYIZ 

İSTANBUL 2008 



Selamün Aleyküm
Değerli Forum okuyucuları

Konu başlığına

" Left Hand Clean 

Oryantalizm Penceresi " yazdım

Amacım şudur açıklayayım 

Son zamanlarda İslam coğrafyasında

Ve elbette Türk-İslam aleminin genelinde

Yabancılardan alıntı yapılan eserler bayağı arttı

Bu artış elbette düşünce dünyamızın gelişiminede

katkıda bılunuyor

Ancak İslamdan bahseden

bu yabancı yazar ve düşünürler ile 

Bilim adamlarına ait

Yazıların gördüğü ilgiyle birlikte

Türk-İslam coğrafyasındaki entellektüelliğe bakış açısıda

Değişmeye başladı

Örneğin İslam ve Bilim konulu bir konferans verilecekse

Bu konferansa katılan konuşmacıların  

İslam ve Bilim konusunda açıklamalar yapanların içinde

Yabancı kaynaklardan alıntı yapanların

Yada Oryantalistlerin bakış açısıyla

İslam-Bilim konusuna bakanların

Görüş ve düşüncelerinin aktarılması

Çok aşırı rağbet görmeye başladı

Ve bu görüş ve düşüncelere değer verenlere

Aydın görüşlü İslam Alimi denilmeye başlandı

Ve dolayısıyla İslami temellere dayanan 

Ayet-Hadis çerçevesindeki

Fikir ve düşünceler geri plana itilmeye

Ayet-Hadis ile verilen örnekler hafife alınmaya

Bu tür örnekler vererek açıklamalar yapanlarada

Değersiz kişiler veya neredeyse yobaz denilmeye

Ve sonuçta İslamiyete

Oryantalistlerin açtığı pencereden bakılmaya başlandı

Bu uzun vadede

İslamiyete ve müslümanlara zarar verirmi acaba diye

İçimde bir şüphe var

Bu benim acizane düşüncemdir 

Ve dilerimki şüphelerim yanlış çıkarda

İslamiyet ve müslümanlar

Bu Oryantalizme yaklaşmaktan zarar görmezler  İnşallah

Herşeyi gören ve hakikati bilen

Doğruyu ve yanlışı birbirinden ayırabilen 

Allah c.c.

Bizleride doğru yoldan ayırmasın 

Doğruları Allah'ın kelamı olan Kuran-ı kerim 

Ve onun açıklayıcısı Allahın elçisi 

Hz.Muhammed sav Efendimizden

Ve onun yolundan gidenlerden

Öğrenmeyi nasip eylesin İnşallah

Ancak şunuda açıklayayım 

Sakın olaki 

Benim şüphelerimin ciddiye alınmasını isterken

Yabancı kaynaklardan alıntılar yapılmamasını 

İslamın bilim çerçevesinden çıkarılmasını

Ve yabancı eserler ve yazarların hafife alınmasını

Kesinlikle istemiyorum

Benim söylemek istediğim şey bu değil 

Elbette bilimsel kaynaklar ile

İslamiyetin açıklanması ve yayılması

Türk-İslam coğrafyasındaki fikir ve düşüncelerin gelişmesi 

Bütün müslümanları mutlu edeceği  gibi benide mutlu eder

Sadece endişem şudurki

İslamiyeti bilimsel kavramlarla açıklayan değerli yazarların

Bilim adamlarının 

Ve halis müslüman kardeşlerimizin  dışında kalan
 
Bazı kişilerin

Oryantalizmi yaymaktaki niyetlerinin

iyi olmadığını düşünmemdir

Yoksa çok değerli bilimsel tesbitler

bizim yolumuzu aydınlatıyor

Buna verilecek çok örnekler vardır 

Rabbim islam için çalışan herkesten razı olsun

Başarılarının devamını nasip eylesin İnşallah

Bilimsel tesbitler derken bazı örnekler vermek gerekirse

Hemen bir örnek vereyim

Amerikalı Müslüman Profesör Mıchael George Samnıck örneği

New Mexıco Health  Power  2000

 İsimli bir dergide " Left Hand Clean " başlıklı 

Bir yazısında
sol  eldeki bir temizlik mekanizmasından bahsetmektedir

İnsanların her iki elindede
avucundada mikroplara karşı savaşan

Vücudun ürettiği gözle görünmeyen bakterilerin olduğunu

Sol el yüzeyinde ve acuç içinde ise sağ elden farklı olarak

Çok güçlü antiseptik özelliğe sahip

Gözle görünmeyen bakterilerin her daim yoğun olduğunu

Sol elin yüzeyinin mikropları barındırmadığını 

Ve bu mucizevi mekanizma ile 

Sol elin yüzeyinden
mikropların temizlendiğinden bahsetmektedir 

Ayrıca bu mekanizmanın
insanın ilk yaratılışından beri var olduğundan

Tıp biliminin ise bunu çok sonra tesbit ettiğinden

Halbuki İslamın ve Müslüman Bilim adamlarının

Yüzyıllar önce 

Bunu farklı şekillerde 

İzah ettiklerini 

Açıklamaktadır 

Şimdi Oryantalist bir pencereden bakarak

Bu açıklamayı yazı dizisinde kullanan

Bir müslümana aydın 

Bu yazı yerine örneğin aşağıdaki alıntı yaptığım 

Prof Dr Yaşar Bağdatlının

Yazısını kullanana yobazmı diyeceğiz

Benim anlatmaya çalıştığım işte budur  

Amerikalı Profesörün yazısına benzeyen 

Bu türde  konuyla ilgili başka bir kaynaktan

Bir yazı alıntıladım 

Onu aşağıya aktarıyorum okuyunuz




ELDEKİ MUCİZE VE TEMİZLİK

Prof Dr Yaşar Bağdatlı 

Eldekİ Mucize ve Tuvalet Temizliği


https://cahidesultan.net/2012/06/19/eldeki-mucize-ve-tuvalet-temizligi/

Çeşitli vesilerle neyi farkettim biliyor musunuz
Tahareti bilmediğimizi  
Taharet  genel bir terimdir ve içinde
Abdest Gusül İstinca İstibra İstinka 
Ve Fıtri temizliklerin hepsini kapsar 

fakat özellikle tuvalet temizliğinden bi haber olan çok insan var
Erkekler arasında ayakta idrarını yapanlar oldukça fazla
Okullar tam bir facia. Duyduklarımı anlatmaya edebim müsade etmiyor

Üzerimize sıçrayan idrarın kabir azabına sebep olduğunu bilir

ve ona göre tedbir alırsak
bu meseleye daha çok dikkat edeceğimizi düşünüyorum

Birde mutfakta yemek yaparken

hamur yoğururken

eldiven kullanılmasına çok kızıyorum

 Kadının eli o plastik eldivenlerden daha temizdir

Aşağıdaki röportajı sıkılmadan okuyacağınıza

ve faydalanacağınıza inanıyorum

Tuvaletten Sonra En İyi Temizlik Nasıl Yapılır

İnsan Avucunun İçinde, Koruyucu Bakteriyeler Var

İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi
Mikrobiyoloji İnfeksiyon Hastalıkları

Bilim Dalı profesörlerinden Yaşar Bağdatlı
İslâmî tahâretlenmenin

en uygun yol olduğunu kaydederek

“en iyi temizlenme el ve su ile olur

İnsanın avucunun içinde
cildinde koruyucu bakteriler vardır” dedi

Son günlerde el temizliği konusunun
gündemde bulunduğunu hatırlattığımız

Prof. Bağdatlı tahâretlenme konusundaki

sorularımızı şöyle cevapladı

“El temizliği ile ilgili olarak
bazı endişelerden sıkça bahsediliyor.

El temizliği hakkında bizi aydınlatır mısınız”

“Elimiz dış dünya ile alâkamızı sağlayan
en önemli organlarımızdan birisi

 Dış âlemle ilgisi deyince, yiyecek içecek ilişkisinden tutun

yazışma ilişkisine, tokalaşmalara

tuvalet sonra temizlik gibi bütün faâliyetlerde eller ön planda

Dolayısıyla
hastalıkların yayılmasında da en önemli uzuv olarak eli görüyoruz

Çünkü yiyecek içeceklerle temas halinde

Hastalık etkenleriyle temas ile hastalık etkenlerini alabiliyor

yine elimizi yüzümüze gözümüze sürmek sûretiyle elimizdeki

mikropların vücudun değişik bölgelerine geçişi sağlanıyor

Netice olarak görüyoruz ki

hayatın yüzde 60-70 oranını dolduran bir faâliyet organı

 Bu kadar işleri gören bu kadar mikroplara bulaşan ellerimiz

aynı zamanda hasta olmadan yaşayan bir organizma

 Bu nasıl oluyor, bunu açıklığa kavuşturmak lâzım.

Ehliyetsiz insanların konuşmasının da temelinde bu yatıyor

İnsan vücudunda öyle bir sistem var ki

yani Allah böyle yaratmış

her sisteme bir bekçi koymuş

Meselâ insanın elinde, avucunun içinde

cildinde ve diğer organlarında koruyucu bir bakteri var

Kendi sistemi içinde var
ve biz buna tıbbî adıyla flora diyoruz

Flora bakterileri yerleşik ve oranın sakinidirler

Görevleri de diğer hastalık yapan mikroplara karşı
vücudu korumaktır
 Herkes zannediyor ki, “ben bir mikroplu şeye dokunursam
mikroplu bir şey yersem hasta olacağım.”
 
Bu yersiz bir düşünce

Düşününüz ki
insan vücudu hem içinden
hem dışından sayılamayacak kadar
mikroplarla haşir neşir her gün
Ve bizler sağlıklı olarak hayatımıza devam ediyoruz
  Ayrıca, bağışıklık diye bir sistem var
bu da muhtelif şekilde işler
ve vücuda giren bir yabancı maddeye karşı
vücut bizden habersiz bir savaş veriyor
daha enteresanı bir yabancı mikropla
bir cisimle vücut karşılaşınca
o hâtıra hücreleri
bellek hücreleri de dediğimiz hücreler onları tanıyor
ve geldiğinde vücudu hemen harekete geçiriyor
Bir de sistemin belirli bir ısısı var
ve bunlar da ayrıca koruyuculuk yapıyorlar
Bu kadar koruyucu sistem varken
bazıları hemen bir mikropla karşılaşınca
“hasta olacağız” diye yaygarayı koparıyorlar
Eğer onların dediği doğru olsa
hiçbirimizin sağlıklı olmamamız lâzım
Eğer içtiğiniz suyu
yediğiniz bir meyveyi alıp mikroskobun altına koysam
o kadar mikrop göreceksiniz ki, kaynıyor
Ama hasta olmuyoruz elhamdü lillâh
Çünkü bunun mekanizması var
Bu kadar olumlu işleyen mekanizmayı yok gibi göstermek
tedirginlikten başka bir şey değil
Yani insanların huzurunu ve rahatını kaçırmaktır.

Bir de psiko-nevroz dediğimiz
insanların hastalık psikolojisi içine girmesine sebep oluyor
İnsan huzursuzluk içine girince de bir stres oluşuyor
Stres sonucu oluşan bazı maddeler var ki
bu bağışıklık sisteminin çalışmasını engeller
yavaşlatır
Günümüz insanında en çok gördüğümüz hastalık
sebebi stresler
1987’de uluslar arası kongrede
bir Fransız bu meseleyi gündeme getirerek

Müslümanların elle tahâretlenmelerini tenkit etti
Ben cevap verdim
ama tatmin edici değildi
Bunun üzerine bir araştırmaya giriştik
Hastanede 70 kişilik bir araştırma grubu aldık
Alınan grup içinde toplumun bütün seviyelerinden insan vardı
Bunların, tuvalet öncesi ve sonrası ellerini kontrol ettik
Bu kontrolde de temizlenme şekillerini de dikkate aldık
Baktık
elle temizlendikten sonra
yıkamadan önce ellerinde dışkıya ait mikroplar bol miktarda var
Eller yalnız su ile
ama oğuşturarak üç dakika yıkandığında
hastalık yapmayacak kadar az mikrop kalıyor ellerde.

“Peki sabunla yıkayınca”

Sabun kullanılırsa
eller biraz daha temizleniyor
ama yine mikroplar tamamen yok edilemiyor
Ancak
dediğim gibi bu mikroplar hastalık yapacak kadar değiller
Bu kalan mikroplar da ellerdeki biraz önce bahsettiğimiz 
flora bakterileri tarafından temizleniyor
%100 zeytinyağlı doğal sabunlar için Tıklayın

“Üç dakika su altında yıkanılması gerekir

dediniz; bu biraz uzun değil mi”

“Öyle ama, en idealini üç dakika olarak tesbit ettik
Yoksa bir buçuk, üç, beş dakikalarla da denemeler yaptırdık
ancak, sıhhatlisini üç dakikada bulduk
Bizim görevimiz faydalı ve zararlı olan yanları açıklamaktır
bunu herkes bilsin.

“Diğer temizleme maddelerinin üzerinde de araştırmanız oldu mu”

Tabii
piyasada temizlik için kullanılan bütün maddeleri tesbit ettik
Bizim en çok kullandığımız alkol var ki
bunun da yan tesirleri oluyor

Meselâ, eldeki yağ tabakasını eritiyor
yine elin korumasını yapan flora bakterilerini yok ediyor
bu da tabii mikroplara zemin teşkil ediyor
Yine alkolü el temizliğinde kullanırken
bunun devamlı olması gerekiyor

Ancak devamlı kullanımda da egzama tipinde
elde yaralar oluşuyor
Alkolden sonra
zefiran, savlon, lizol dediğimiz maddeleri denedik ve ilginçtir
bazılarının mikropları uzaklaştırmak yerine
mikrop ürettiklerini gördük

Şu anda biz ameliyathanelerde temizlik aracı olarak

“hipiserup” diye bir maddeyi alkol yerine kullanmaya başladık

Sabunlarla yaptığımız tesbiti de söylemem gerekir ki
mikrop bulaşmasında
bunların nasıl bir rolü oluyor diye araştırdığımızda

sabunların kendini temizleme özelliği
ve mikrobun bir başkasına sabun aracılığı ile
bulaşmanın olmadığı tesbit edildi.

“Tuvaletlerin yapısı da mikrop bulaşmasında önemli olmuyor mu”

Alafranga tuvalet dediğimiz klozet tipi oturaklı tuvaletlerden
çok hastalık bulaşıyor

Bilhassa insanların genital bölgesi dediğimiz yani

edep bölgesi ile ilgili hastalıklar

mantar hastalıkları, parazitler
varsa yaralar onların mikrobu o oturağa bulaşıyor

sonra da oraya oturanlara geçiyor

Bunu Batılılar da gördü

Meselâ Hutchinson isminde bir bilim adamı

basilli dizanterinin etkenini oturakta üretmiş.

Yine Nevton adlı bir başka bilim adamı da

tifo bakterilerinin 11 gün klozetlerde kaldığını tesbit etmiş
Şimdi Avrupa ev ve otellerinde
alafranga tuvaletlerinden kaçmaya başladılar
Bizde hayrettir alafranga sokulmaya çalışılıyor

Çok özel durumlar için portatifleri var ama

bir kişiye mahsus
Biz “umuma açık olan yerler için zararlıdır” diyoruz

Bir de fışkırtma su ile makat civarını temizleme şeklinin

mahzurları var

Yaptığımız araştırmada

bu şekilde temizlemenin olmadığını tesbit ettik

 En sıhhatli temizlik ise önce kâğıt, sonra su ile temizlenilmesi

.(Yani direkt pisliğe elin süsrülmemesi)

Zaten hadis-i şerifte de taş artı su ile temizliği

makbul olarak tutuyor Peygamberimiz

Biz burada taşı denemedik

Arabistan’daki taşın özelliği vardır

Sıcak taşın hem radyasyon, hem ısı, hem mekanik etkisi var
Dolayısıyla taşla temizlik, sadece taşı sürmekle değil
Bez ile kurulanmayı da ben tasvip etmiyorum
Çünkü bez ince liflerden meydana geliyor
ve artıklar örgülerin arasında kalabilir
ve onları temizlemek zordur
En iyisi tuvalet kâğıdıdır
Tuvalet kâğıdının üzerine yazı yazılamadığı için
fıkhî bakımdan da câizdir.[1]

Bir paragraf öncesinde
bahsedilen konuyla ilgili hadis-i şerif şu şekildedir

Hz. Enes (r.a.) anlatıyor: “Resûlullah (s.a.s. Kuba ahalisine

“Allah, temizlik hususunda sizi övmektedir

Bu neden ileri geliyor” diye sordular

Onlar: “Biz dediler, istincada taşla suyu birleştiriyoruz

(önce taşla silip sonrasında da su ile yıkıyoruz)

 (Rezîn tahrîc etmiştir. İbn Kesir, c. 3, s. 456

İbrahim Canan, Kütüb-i Sitte Terc. 10/385)

(Tevbe sûresinin 108. âyeti, o zaman için
Medine’nin banliyösü durumunda olan
Kuba köyü ahalisi hakkında nâzil olmuştu

Âyet meâlen şöyledir
“Orada, arınmak isteyen insanlar vardır

 Allah arınmak isteyenleri sever

” İşte bu âyet üzerine, yukarıdaki rivayette görüldüğü üzere
Resûlullah

“bu övgünün sebebi nedir” diye Kubalılara sormuştur

Onlar da, abdest bozunca önce taşla temizlenip

sonrasında su ile tahâretlendiklerini söylerler.

Bilindiği gibi, Muhammed Hamidullah

Paris’te yaşayan 20. yüzyılın büyük İslâm âlimlerinden biridir

Bu zât ile
içlerinde Hıristiyan
ve farklı inançlara mensup bir grup bilim adamı

İslâm Dini hakkında
tartışma için yemekli bir toplantıda bir araya gelirler
Tartışma, yemekten sonra yapılacak olmasına rağmen

katılımcılardan biri, bir sataşma ile

Hamidullah’ı ve müslümanları aklı sıra tahkir etmek için

şöyle der

“Hz. Muhammed

yemeği elleriyle yediği için
Müslümanlar da bunu sünnet kabul ederler, değil mi

Bu medeniyet çağında bu anlayışın yeri  olabilir mi

” Hamidullah da, bunun üzerine der ki

“İsterseniz, tartışmayı bu konu üzerinde başlatalım

İlmî temellerle
ve laboratuvar deneyleriyle bu konuyu değerlendirelim
” Hep birlikte sevinerek bu teklifi kabul ederler
Hamidullah, yemeğe oturmadan ellerini sünnet üzere yıkamıştır
Sofrada da temiz kabul edilen kaşıklar vardır
Elini göstererek;“Beyler! der, Allah’ın yarattığı bu sağ kaşık
benim dışımda hiç kimsenin ağzına girmedi

Vücuttan çıkan doğal pisliklere de hiç değmez
her namaz öncesi olduğu gibi
her yemek öncesi ve sonrası sünnet usûlüyle yıkanır

Sizin kaşıklarınız ise, kimlerin ağzına girmedi ki

Yıkanması ve kurulanması

bir Müslümanın eli gibi hijyen kurallarına uygun değildir
Metal olduğu için üzerinde çok sayıda mikrop barındırır
benim elimin derisinde olduğu gibi koruyucu ve hastalık yapan
mikroplara karşı savaşçı flora maddesi de taşımaz

Masadaki kaşıkları ve benim sağ elimi tahlil ettirelim

hangisinde zararlı ve hastalık saçan mikroplar ne kadar çıkacak

Elimdeki mikroplar
daha çok çıkarsa tartışmayı siz kazanmış olacaksınız” der

İncelettirirler, netice İslâm’ın, sünnetin

ve dolayısıyla Hamidullah’ın kesin zaferiyle sonuçlanır

Hamidullah’ın eli

en temiz kaşıktaki mikroplarla mukayese götürmeyecek oranda

çok az ve zararsız mikroba sahiptir

[1] Mehmet Ali Eren’in Prof. Dr. Yaşar Bağdatlı ile
yapılan röportajından

 



 
  http://www.zeynep-sofi34.tr.gg
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
  KURAN-KERİM RADYOSU
Bugün 5 ziyaretçi (22 klik) kişi burdaydı!